Bir teşebbüsün mal veya hizmetlerini diğerlerinden ayırt
edilmesini sağlayan işaretler olarak tanımlanan markalar, ilgili Resmi Kurumlar
nezdinde tescillenerek koruma elde ederler. Tescil, marka korumasında gereklilik
olmakla birlikte temelde markayı marka yapan onun kullanımıdır. Bir başka
deyişle marka, ayırt ediciliğini kazandıran kullanımla doğmaktadır.
Genel olarak marka hakları, markanın kullanımı ya da kullanım niyeti üzerine
kurulmuştur. Bu görüşe göre kullanılmayan markalar, teknik olarak ayırt
edilebilme niteliğine sahip görülmemektedirler. Ticari ya da hizmet markasının
düzenli kullanımı, tescillerinin devamı ve korunmasında büyük öneme sahip
olmakla birlikte markanın tüketici nezdinde bilinirliğini ve dolayısıyla
değerini arttırır. Bunun yanında dava-itiraz-savunma gibi hukuki işlemlerde
markanın savunulması ve markadan doğan hakların korunmasında kullanım en önemli
destekleyici unsurdur.
Örneğin, Sınai Mülkiyet alanında çok gelişmiş bir yapıya sahip olan Almanya’da 5
yıldan daha eski tesciller mesnet gösterilerek benzer markalara yapılan
itirazlarda karşı tarafın kullanımı sorgulaması ve akabinde sunulamaması
durumunda itiraz herhangi bir incelemeye alınmadan doğrudan düşmektedir. Bu
durum, şu anda Avrupa Topluluk Markası sistemi ve diğer birçok Avrupa ülkesi
için geçerli olup kullanım bulunmuyorsa markaların birebir tescillerine dahi
karşı işlem yapılamamaktadır.
Bununla birlikte Türkiye de dâhil olmak üzere Dünya’nın birçok ülkesindeki Sınai
Mülkiyet Kanunlarında, markanın kullanılmaması, hükümsüzlük nedenleri arasında
tutulmaktadır. Ülkemizde yürüklükte bulunan “Markalar Hakkındaki 556 sayılı
Kanun Hükmünde Kararname” uyarınca tescilinden itibaren haklı bir neden
olmaksızın 5 yıl süreyle kesintisiz olarak kullanılmayan markalar hükümsüz
sayılırlar ve şikâyet durumunda tescilleri iptal edilirler.
Sonuç olarak marka tescilinin ve markanın kullanımın marka hakları açısından
ayrılmaz bir ikilidir ve herhangi birinin eksikliği durumunda markanız taklit
markalara, benzer markalara ve 3. şahıslara karşı savunmasız kalacaktır. Marka
haklarınızın sağlıklı bir biçimde korunabilmesi için ilk şart mutlak suretle
markanızı tescil ettirmenizdir. Bununla birlikte markanızın kullanımını
ispatlamak için reklamlar, satış faturaları, gümrük çıkış evrakları, fuar sergi
katılım evrakları vs gibi resmi evrakları kayıt altında tutmanız olası hukuki
ihtilaflarda sizi koruyan en önemli avantajınız olacaktır.